İşsizlerin Yüzde 35'i İşkur'a Kayıtlı

İSTANBUL (ANKA) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, iş piyasasının ihtiyacına uygun mesleki eğitimlerin yapılması ve istihdamının sağlanmasına ilişkin olarak, “Biz bakanlık olarak direksiyondan kalktık.

Ticaret ve sanayi odalarını, TOBB’u direksiyona oturttuk” dedi. Bakanlık mesleki eğitimlerde, asla eğitim programlarında nelerin olacağı ve eğitilen kişilerin nerede istihdam edileceğini düşünmediklerini belirten Dinçer, “Biz finansmanı sağlıyor, zemini düzeltiyor, kolaylaştırıyoruz. İş adamları bu işin yöneticisi konumunda kendileri karar veriyor uyguluyor ve istihdam ediyor” dedi.
Dinçer, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) işbirliği ile yürütülen BECERİ’10 (Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri) Projesi tanıtım toplantısında konuştu. Türkiye’de her yıl ortalama 800 bin kişinin iş hayatına katıldığına dikkati çeken Bakan Dinçer, bu projenin istihdam yaratmaya çok sistematik bir bakış getirdiğine işaret etti.

-“2010’DA 953 BİN KİŞİ İŞ SAHİBİ OLDU, YIL SONUNA KADAR BİRAZ DAHA ARTACAĞINI VARSAYIYORUZ”-

Geçen yıl tüm dünyada yaklaşık 50 milyona yakın istihdam kaybı olduğunu, 2010 yılında bu rakamın 30 milyonun altına indiğini gördüklerini dile getiren Dinçer, her şeye rağmen işsiz sayısının arttığını, ABD'de geçen yıl 5,5 milyon, 27 Avrupa ülkesi ortalamasında ise yaklaşık 4 milyon kişinin işini kaybettiğini hatırlattı. Dinçer, istihdam yaratmak ve insanlara iş temin etmenin, çok önemli hedeflerden birisi haline geldiğine vurgu yaptı.
İstihdam yaratma çabalarına ağırlık verdiklerini kaydeden Dinçer, bu yıl eylül ayı sonuna kadar yaklaşık 953 bin kişinin iş sahibi olduğunu dile getirerek, “İnşallah bu yılın sonunda bu rakam birazcık daha artacak diye varsayıyoruz” dedi.

-“İSTİHDAM SAĞLAMAYI KALICI HALE GETİRMELİYİZ”-

İstihdam sağlamayı kalıcı hale getirmek gerektiğinin altını çizen Bakan Dinçer, “Bunu sürekli hale getiremeyecek olursak Türkiye'deki işsizlik sorununu çözme şansımız da olmayacak” ifadelerini kullandı.
Her yıl ortalama 800 bin kişinin istihdama katıldığına vurgu yapan Dinçer, gelişmiş ülkelerle mukayese edildiğinde işgücüne katılma ve istihdam oranlarının çok düşük olduğuna dikkat çekerek, “Eğer çalışabilir nüfusun işgücüne katılma oranları 1 puan artırmak için çaba sarf etmiş olsaydık, bu 800 bin kişiye ilave 530 bin kişi daha ekleyecektik. Eğer işgücüne katılan insanların istihdamını 1 puan daha artırmayı hedeflemiş olsaydık, ilave 230 bin insanı ekleyecektik. İstihdam oranını yüzde 44’den, yüzde 45’e çıkartmayı düşünüyorsanız yaklaşık 230 bin kişi ekleyeceksiniz. Artı yeni katılanların da yüzde 44-45'ini bunun üzerine koyacaksınız” diye konuştu.

-“HER YIL 600 BİN İSTİHDAM YARATMAMIZ GEREKİYOR”-

“Her yıl yaklaşık 600 bin kişiye istihdam yaratmamız gerekiyor” diyen Bakan Dinçer, “O da 1 puan da istihdamı artırmayı öngördüğümüzden” dedi. Her yıl yüzde 5,5 - 6 büyümenin öngörüldüğünü, ancak bu büyümenin de toplum olarak ihtiyaç duyulan istihdamı sağlamaya yetmeyeceğini yineleyen Bakan Dinçer, “Bu açıdan bakıldığında bizim kapsamlı ve çok sistematik istihdam yaratma programları ortaya koymamız lazım. Daha da önemlisi çalışma hayatının esnekliğini artırmamız gerekiyor ki daha fazla istihdam yaratabilelim” dedi.

-“ESNEK PİYASA İLE 50 BİN KİŞİ DAHA FAZLA İSTİHDAM SAĞLARIZ”-

Ekonominin her yıl yüzde 1 büyüdüğünde, istihdamın yarım puan arttığını belirten Dinçer, bu durumun 110-115 bin işçiye tekabül ettiğini kaydetti. Çalışma hayatının esnekleştirildiğinde, ekonomik büyüme aynı olsa da 50 bin kişi daha fazla istihdam yaratma imkanına sahip olunacağını savunan Dinçer, “Eğer biz toplum olarak işsizliğin gerçekten ciddi bir sorun olduğunu kabul ediyorsak o zaman bu çalışma hayatının bütün aktörleriyle birlikte piyasayı esnekleştirmeyi önemsemeli ve bunun üzerinde çalışmalıyız. İşçi ve işveren sendikalarıyla, işverenlerin dernekleri, odaları ve birlikleriyle ve toplumun bütün ilgili kesimleriyle birlikte bu konuda bir uzlaşma sağlamak zorundayız” açıklamasında bulundu.

-“DUVARI YIKIYORUZ”-

Bakanlık olarak toplum ve piyasa ihtiyaçlarından uzak eğitimden uzaklaştıklarını belirten Dinçer, “Şu duvarı yıkıyoruz. Toplum ve piyasa ihtiyaçlarından uzak eğitimden uzaklaşıyoruz. İhtiyaca yönelik eğitime odaklanıyoruz” dedi.
Meslek standartlarının belirlenmesinde piyasa aktörleri ile birlikte çalıştıklarını, bakanlık olarak kendilerinin ise süreçleri belirleyerek, denetimleri gerçekleştirdiklerini dile getiren Dinçer, bu projenin özelliğinin ise piyasa aktörlerini sürece dahil etmesi olduğunu vurguladı.

-“DİREKSİYONDAN KALKTIK”-

Bugüne kadar devlet ve toplum ilişkileri içerisinde, devletin öne çıktığı, hizmetleri tasarladığı ve en iyisini bildiğini zannederek sunduğu bir anlayışın geldiğini ifade eden Dinçer şöyle devam etti:
“Geleneksel bu anlayışı değiştirebilirsek tüm Türkiye’ye örnek olabiliriz. Biz bakanlık olarak direksiyondan kalktık. Ticaret ve sanayi odalarını, Türkiye odalar ve borsalar birliğini direksiyona oturttuk. Biz yavaş yavaş standartları belirliyor. Denetimlerini yapıyor izliyoruz, ama fiilen yürütme alışkanlıklarımızı bırakmaya çalışıyoruz. Bu proje somut şekilde bunu gösterecek. Ticaret ve sanayi odalarının her ilde işin başında olduğu, kendisine mensup üyelerin ihtiyaçlarını belirlediği ve ona uygun eğitim biçimimize ‘şu noktalarda insanları, şu kabiliyette eğitin biz de istihdam edelim’ dediği bir noktaya geldik. Biz müfredatı belirlemiyoruz. Hangi alanda ihtiyaç olduğunu da belirlemiyoruz. Biz finansmanını sağlıyor, zeminini düzeltiyor, eğitim yerlerini modernleştiriyor, eğitecek insanlarını yetiştiriyoruz. Fakat asla eğitim programlarında nelerin olacağını ve eğitilen insanların nerede istihdam edileceğini düşünmüyoruz. Biz kolaylaştırıyoruz, iş adamlarımız bu işin yöneticisi konusunda kendileri karar veriyor, uyguluyor ve istihdam ediyor.”

-3 MİLYON İŞSİZİN YÜZDE 35’İ İŞKUR’A KAYITLI-

İş-Kur’da da tüm vilayetlerde örgütlendiklerini, ancak 3 milyon işsizden sadece yüzde 35’inin kaydının İş-Kur’da mevcut olduğunu dile getiren Bakan Dinçer, yine yaklaşık 1 milyona yakın istihdamın yüzde 12’lik kısmının kurum vasıtası ile işe yerleştirilebildiğini söyledi. Dinçer, “Halbuki hepsinin dökümü olmalı, hangi işi yapabileceklerini bilmeliyiz. Belirli bir mesleğe yönlendirmeliyiz. İşsizlerin en az yüzde 40’ını işe yerleştirebiliyor olmamız lazım” dedi.

-“SANAYİCİLER, NE OLUR FARKINA VARIN”-

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri’nin (BECERİ'10) büyük bir proje olduğunu, bu projede finansmanı devletin sağladığın ve işyerlerinin tercih ettiği meslek dallarında eğitim görüleceğini belirterek, sanayicilere, “Bu tarihte olmuş bir şey değil. Bunun üzerinde 1 TL yük yok. İşverenler, ne olur bunun farkında olun” çağrısında bulundu.
İşsizliği besleyen ana etkenin mesleksizlik olduğuna dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, yaptığı mülakatlarda adaylara, “ne iş yapasın” diye sorduğunu, aldığı yanıtın, “Abi ne iş olsa yaparım” olduğuna dikkat çekerek, “Her işi yaparım' demek, aslında “hiçbir işi doğru yapamam” anlamına geliyor. Dolayısıyla, Beceri'10 projesiyle, gençlerimizin bir meslek sahibi olması sağlanacak ve işsizliğin ana damarı tıkanacaktır” diye konuştu.

-“HEDEF 5 YILDA 1 MİLYON KİŞİYE İŞ SAĞLAMAK”-

Hisarcıkıloğlu, 5 yılda 1 milyon işsize bu proje ile mesleki eğitim verip, iş hayatına kazandırmayı hedeflediklerini, söz konusu projeyle, 81 ildeki ticaret ve sanayi odaları vasıtasıyla işverenlerin mesleki eğitim kurslarında yönetim süreçlerine katılımının sağlandığını kaydetti. Böylece işgücü politikalarının başarısının artırılacağını ifade eden Hisarcıklıoğlu, beceri uyumsuzluğunun da ortadan kalkacağına dikkat çekti.
Gelinen noktada temmuz ayında başladıkları projenin ilk aşamasını tamamladıklarını dile getiren Hisarcıklıoğlu, 81 ilde seçilen 111 okulda, 88 milyon TL donanım ve 4 milyon TL eğiticilerin eğitimi olmak üzere toplam 92 milyon TL yatırım yapıldığını bildirdi.

-“20 BİN 616 KİŞİLİK STAJYER TALEBİ ALDIK”-

19 il ve 3 ilçede işgücü piyasası ihtiyaç analizleri yaptıklarını, işverene, hangi nitelikte eleman istediğini sorduklarını söyleyen Hisarcıklıoğlu, ilgili odaların, TOBB ETÜ ve TEPAV ile birlikte sanayicileri kapı kapı dolaştığını, 19 ilde 5 bin sanayiciye ulaştıklarını ve 19 ilde 2 bin 235 şirketin, projeden stajyer istihdam etme taleplerini kabul ettiğini dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, “Bu şirketlerden 20 bin 616 kişilik stajyer talebi aldık. Yani 20 binden fazla işsizimize şimdiden umut olduk. Daha projenin analiz ve tanıtım çalışmaları sırasında bunu başardık. İlerleyen günlerde, proje daha da bilinir hale geldikçe, proje kapsamındaki teşvikler hayata geçince, bu talebin katlanarak artacağından hiçbir şüphemiz yok. İnşallah kısa sürede stajyer istihdamını 100 binlere çıkardığımız günleri de müjdeleyeceğiz. Önümüzdeki günlerde de alınan taleplere göre kursların açıldığını göreceğiz” dedi.
Projeye basının yeterince ilgi göstermediğini iddia eden Hisarcıklıoğlu, “Başka bir etkinlik yapsak 22 kamera gelirdi. Şimdi 7 tane kamera var. Hayırlı bir iş yapıyoruz ya ondan dolayı kamera da yok” şeklinde tepkisini dile getirdi.(ANKA)

© Bu Haber Telif Hakkı İle Korunmaktadır. (ANKA)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

evlerde yapilacak isler, mandal uretimi

Orjin grup başkanları, Zafer Kurşun ve Zafer Yıldırım